TEST/ JAPON’UN ALMAN’I: TOYOTA COROLLA

TEKNİK VERİLER:

·                     Marka-Model : Toyota Corolla HB 1.6 Sol

·                     Model Yılı: 2002 (E120)

·                     Test Aracının Km’si : 196744

·                     Motor: 1598 cc 4 silindirli atmosferik benzinli

·                     Güç: 110 hp @ 6000 d/d

·                     Tork: 150 Nm @4800 d/d

·                     Şanzıman: 4 ileri tork konvertörlü otomatik

·                     0-100 km/s: 11.8sn

·                     Son Hız: 175 km/s

·                     Test Tüketimi: 9.5-10 litre/ 100 km

·                     Ağırlık: 1130 kg

·                     Bagaj Hacmi: min: 289 max:960 litre

·                     Lastik Ebadı:195/65/R15

·                     Lastik Markası: Lassa

Malzeme Kalitesi: Aracın iç kısmı aracın üretildiği yıla ve bir Japon olmasına bakarsak günümüz Toyotalar’ından hatta birçok araçtan daha kaliteli diyebilirim. Bir kere en başta arabanın üst konsolunda yumuşak malzeme kullanılmış. Bu yumuşak malzemeleri özellikle günümüzde görememek, özellikle Auris’de bile görmeyip bu araçta görmek beni oldukça şaşırttı ve bu aracın içinde özel hissettirdi. Konsoldan aşağıya indiğimizde ise genel olarak olması gerektiği gibi her yerde bizi sert plastik karşıladı. Kapılara geçtiğimizde bizi üstlerde sert fakat kapıdaki kol dayama kısmında yumuşak malzeme karşıladı.  En azından mantıklı bir yere koymuşlar. Kapılar ile ön konsolun birleşme noktalarının çok sıkı bir şekilde birleşmiş olması yani boşluk olmaması da gerçekten güzel bir detay.  Japon mühendislerini takdir ettim bu konuda. Koltuklarda ve öndeki kol dayama ise siyah çizgili desenli kumaş kullanılmış.

Kullanışlılık: Aracın ön kısmında eşya gözüne dair bolca yer var ama üstte lambanın etrafında birde gözlüklük olsun isterdim. Ön konsolda klima kumandalarının altında işe yarar iki tane çekmece tarzı göz var. Sol tarafta direksiyon altında yine işe yarar ideal boyutlarda bir göz daha var. Fakat torpidoya geldiğimizde iç hacmi beni hayal kırıklığına uğrattı. Bu kısımda cömert davranmamıştı. Fakat ardından kol dayamayı açtığımda önce küçük gözü olan 1. kat açıldı. Ardından 1. katı kapatıp 2. kata geçtiğimde beni aşağıya doğru giden ve baya bir şey alabilen güzel bir göz karşıladı.Aynı zamanda vites kutusunun arkasında 2 bardaklık ve 1 küçük göz konumlandırılmış. Ön tarafta kapı içlerine geçtiğimizde en başta 3 tane 0.5L’lik su şisesi alabilen ardından da kapı bitimine kadar eşya koymaya müsait olan bir kapı içi cebi karşıladı. Arka kısıma geçtiğimde ise koltuk arkası cebi ve ön kol dayama arkası küllük tarzı bir gözden başka bir şey yoktu.

Bagaj: Bu araçta 289 litrelik bir bagaj hacmi var zamanının bagaj hacmi değerlerine göre ortalama bir değer ama günümüz C segmentihatchbacklerinden hacim olarak geride. Koltuklar yatırılınca ise 960 litreye çıkan bir hacim sunmakta ve bagajın yükleme eşiği yüksek değil. Aynı zamanda bagajda karanlık ortamlarda kullanılması için düğmesi bulunan bir lamba bulunuyor ve tabiki bagaj altında stepnemiz de konumlandırılmış durumda.

Multimedya ve Ses Sistemi:Aracın teyp bölümünde radyo ve cd çalardan başka ses oynatmaya izin bir platform yok. Herhangi bir AUX veya USB girişi gibi. Teyp ekranında aynı zamanda yol bilgisayarı yakıt tüketim ve ortalama hız görebiliyorsunuz. Ses sistemine gelirsek de şaşırtıcı bir yeteneği olmayan sıradan bir ses sisteminden ibaret.

Bu otomobilde zamanının en yüksek donanımı olan Sol donanımı mevcut. Bu pakette ayırt edici olarak;

4 adet Airbag(2004 yılından sonra üretilen modellerde 8 Airbag mevcut)

4 cam otomatik ve hepsinde tek dokunuşla açılıp kapanabilme

Otomatik klima

15″ çelik jant

CD Çalar

Araçta donanım olarak eksik gördüğüm arka tarafta kol dayama olmaması ve otomatik yanan farlar bunların haricinde eklyeceğim başka bir şey yok.

Corolla bu konuda oldukça cömert davranmış. Oturdunuz mu sizi gülümseten yumuşacık koltuklardan tutunda, arabanın yumuşak ayarlanmış süspansiyonuna kadar her şey yerinde hiçbir sıkıntı göremedim. Tümseklerden geçerken patır kütür geçmeyip yoldaki her şeyi bize ilettirmemek konusunda baya ısrarcı diyebilirim. Ayrıca arka kısıma geçtiğimizde arkada boy limitinin yaklaşık 190 cm boya kadar alan sunduğunu ve diz mesafesinin de bu standartlara yakın olduğunu söyleyebilirim. Tabi bu değerler 183 cm boya sahip bana göre ayarlanmış sürücü koltuğuna göre belirtilmiş değerler.

Konfor dedik mi bir diğer konu olan gürültü konusuna geçersek, araç zaten benzinli ve motor sesi yalıtımı iyi olduğu için motor gürültüsü konusunda bir sıkıntı yaşatmıyor. Fakat 90 km/h hız seviyesine geldik yol sesi gelmeye başlıyor ve huzur biraz kaçıyor. 120 km/h lik hızları geçince de rüzgar sesleri başlıyor ve 150 km/h civarında fırtınalar kopmaya başlıyor.

Kaputun altında 1.6 litrelik 110 bg güç ve 150 Nmtork üreten atmosferik benzinli bir motor var. Kullandığım araç 197000 km olmak üzereydi ve şuana kadar motordan dolayı bir sıkıntı yaşamadı. Bu kadar kilometreye rağmen özellikle kalkışlar (0-60km/h)çok etkili ve gaz pedalına dokunduğunuz her an araç size anında canlı bir tepki veriyor. 0 dan 60 km/h hıza çok canlı ve seri bir şekilde çıksa 60 km/h hızdan sonra bu canlılık kayboluyor. Tabi ki bu durumda 4 ileri torkkonvertörlü şanzımanında etkisi tartışılmaz. Fakat şuda bir gerçektir ki kullandığım en sorunsuz şanzımanlardan biri. Yani kısaca aracın motoru için özellikle kalkışlarda ve ara hızlanmalarda size her an tepki veriyor olması ve alt devirlerin canlı olması sebebiyle aracın motorunu üretildiği döneme göre bakarsak başarılı bulduğumu söyleyebilirim.

GAZ PEDALI&FREN

Bu araçta ufak bir dokunuşunuz da bile size anında çok hoş tepkiler verdirtebilecek bir gaz pedalı bulunuyor. Fakat gaz pedalının en dibindeki kickdown tuşu dahil pedala bastığımda kickdown tuşunun pek bir şey değiştirmedeğini gördüm ve açıkçası bu beni üzdü. Aracın frenlerine gelirsek eğer dojazlaması gayet yerinde ve ama harikalar yaratmıyor.  Araç durma konusunda iyi olsada fren pedalının, gaz pedalının yanında gölge de kaldığını söyleyebilirim. Açıkçası fren pedalının, bu otomobil ne kadar iyi olsada daha iyisini beklerdim.

TÜKETİM

Bu otomobil ile trafikte ortalama 10-11 litre, uzun yolda 7 litre ve şehir içi boş saatlerde 9.5-10 litrelik bir yakıt tüketiminde bulunuyor. Kısaca cep yakacak bir otomobil.

YOL TUTUŞ&DİREKSİYON

Ve işte sonunda geldik en sevdiğim kısma. Bu araba yol tutuyor mu? O zaman cevap vereyim. Yol varsa evet. Araç virajlarda ve kısa kıvrımlarda yolun hız limitlerinin üstünde güzel bir yol tutuş profili sergiliyor. Tabi yol hız limitlerinin üstüne daha fazla çıkıldığında ilerleyen hızlarda tedirginlik veriyor. Ama ortalama insancıl hızlarda bir sıkıntı yok diyebilirim. Yine belirtmeliyim ki bu otomobilde ABS harici herhangi bir sürücüye destek sistemi bulunmuyor. Araç bunlara rağmen yola iyi tutunuyor ve güvensiz bir gidiş sergilemiyor. Ayrıca direksiyonun verdiği tepkiler doğrultusunda da gördüm ki direksiyon yormuyor, hafife yakın, tek elle kullanmak çok rahat ve verdiği tepkilerde net. Döndürdüğünüz yere dönmekte de gayet başarılı.

SONUÇ:

Toyota Corolla 2002 model ve eski bir araç olmasına rağmen günümüzdeki çok arabaya taş çıkartacak cinsten. İçinde kullanılan malzemeleri günümüzdeki (örn:ToyotaAuris) bir çok arabayı cebinden çıkartıyor. Özellikle malzeme kalitesi konusunda günümüz Almanlarına yakın bir seviyede. Ben bu otomobili genel olarak beğendim. Peki alınır mı derseniz test ettiğimiz modelin manuel viteslisinin daha hızlı ve seri olacağını düşünürsek, üniversite çağındaki bir gencin ilk arabası olabilecek potansiyelde bir otomobil bu. Çünkü dediğim gibi gaz pedalı anında tepki veriyor ve genel olarak günümüz gençleri bu pedalla oynamayı seviyor.

Sağlıcakla kalın…

Yazar: Mert Eren Çamurali